Kızıl Tehlike (İngilizce: Red Scare), 20. yüzyıl boyunca çeşitli dönemlerde, özellikle de Soğuk Savaş sırasında, komünizm ve sosyalizm ideolojilerinin yayılmasından duyulan yoğun korku ve bu ideolojilere karşı geliştirilen antikomünist hareketleri tanımlayan bir terimdir. Bu korku, genellikle bireysel özgürlüklerin kısıtlanmasına, siyasi baskılara ve toplumda genel bir güvensizlik atmosferine yol açmıştır.
"Kızıl Tehlike" kavramı, özellikle Batı dünyasında, Rus Devrimi'nin ardından ortaya çıkmıştır. Rus Devrimi'nin, dünya genelinde işçi sınıfı hareketlerini ve komünist ideolojinin yayılmasını teşvik etmesi, kapitalist ülkelerde büyük bir endişe yaratmıştır. Bu endişe, zamanla siyasi ve sosyal hayatta önemli etkilere sahip olan bir korkuya dönüşmüştür.
İlk Kızıl Tehlike, doğrudan I. Dünya Savaşı'nın sonrasında, 1917-1920 yılları arasında yaşanmıştır. Bu dönemde, ABD başta olmak üzere birçok ülkede, işçi grevleri, anarşist saldırılar ve komünist propagandalar yaygınlaşmıştır. Hükümetler, bu tehditlere karşı sert önlemler almış, birçok komünist ve sosyalist örgüt yasaklanmış, binlerce kişi tutuklanmış ve sınır dışı edilmiştir. Palmer Baskınları, bu dönemin en bilinen örneklerinden biridir.
İkinci Kızıl Tehlike, II. Dünya Savaşı'nın ardından, Soğuk Savaş'ın başlamasıyla birlikte ortaya çıkmıştır. Bu dönemde, Sovyetler Birliği'nin etkisi ve gücü artarken, ABD ve diğer Batı ülkelerinde komünistlerin hükümetlere ve diğer önemli kurumlara sızdığına dair yaygın bir inanış oluşmuştur.
McCarthy Dönemi: Bu dönemin en belirgin özelliği, Joseph McCarthy liderliğindeki antikomünist kampanyalardır. McCarthy, Senato'daki konuşmalarında, Dışişleri Bakanlığı ve diğer devlet kurumlarında çok sayıda komünist olduğunu iddia etmiş, bu iddialarını destekleyecek somut kanıtlar sunamamıştır. Ancak, McCarthy'nin bu suçlamaları, birçok insanın işini kaybetmesine, sosyal olarak dışlanmasına ve hayatlarının mahvolmasına neden olmuştur. Bu dönem, aynı zamanda cadı avı olarak da adlandırılır.
Halkı Sivil Faaliyetleri Koruma Komitesi (HUAC): HUAC, ABD Temsilciler Meclisi bünyesinde kurulan bir komitedir. Komite, özellikle Hollywood'da ve diğer sanat çevrelerinde komünist etkisini araştırmakla görevlendirilmiştir. HUAC'ın soruşturmaları sonucunda, birçok sanatçı ve yazar kara listeye alınmış ve çalışmaları yasaklanmıştır.
Kızıl Tehlike, toplumda derin ve kalıcı etkilere yol açmıştır:
Kızıl Tehlike, birçok eleştirmen tarafından, bireysel özgürlüklerin ihlali, siyasi baskı ve haksız suçlamalarla dolu bir dönem olarak değerlendirilmektedir. McCarthy ve HUAC'ın yöntemleri, sıklıkla "cadı avı" olarak nitelendirilmekte ve masum insanların hayatlarının mahvolmasına neden oldukları için eleştirilmektedir. Bazı tarihçiler, Kızıl Tehlike'nin, komünizm tehdidine karşı orantısız bir tepki olduğunu ve ABD demokrasisine zarar verdiğini savunmaktadır.
"Kızıl Tehlike" kavramı, günümüzde de siyasi tartışmalarda zaman zaman kullanılmaktadır. Özellikle, sosyalist veya sol eğilimli politikaların eleştirilmesi ve bu politikaların komünizme doğru bir kayma olarak nitelendirilmesi durumlarında bu kavram gündeme gelebilmektedir. Ancak, günümüzdeki kullanımı, genellikle 20. yüzyıldaki kadar yoğun ve yaygın değildir.
Bu makale, Kızıl Tehlike hakkında genel bir bilgi sunmayı amaçlamaktadır. Konunun daha detaylı incelenmesi için, ilgili kitaplar, makaleler ve diğer kaynaklar incelenebilir.